KAYBEDENLERİN YA DA KAYBETMİŞ GÖZÜKENLERİN HİKAYESİ
MILK
Milk,Gus Van Sant,2008
Aslında paylaşmak istediğim -elbette benim izlediklerim arasında- sinemada kaybedenlerin ya da miş gibi gözüken insanların hikayelerini anlatan filmlerden söz etmek. İlk gençliğimden beri beni etkileyen filmleri internet üzerinde ararken farkettiğim şey bu filmlerin "kaybedenlerin" hikayesi olması. Bu da benim için ilginç bir keşif oldu kendimle ilgili...Sean Penn'in muhteşem oyunculuğu ile Oscar aldığı filmi "Milk'i" çok sevmemin nedeni onun marjinal dünyasına kendimi yakın hissetmem olabilir mi? Hayatın farklılaşmasında, güzelleşmesinde ve de hoşgörü kültürünün yerleşmesinde marjinal diye tanımlanan insanların çok önemli olduğuna inanıyorum. Onların sıradan hayatlarına yakından baktığımda, benimsedikleri değerler ötekilerden (kimse o öteki!) farklı değildir. Belki ilk etapta cinsiyetini anlamakta zorluk zorluk çekeceğimiz bir kişi de paylaşmak,üretmek, dostluk,yardım etmek, sevmek gibi değerlerin peşindedir. Biçimler, yaşam biçimleri alışagelmişin dışındadır ama sancılar aynı.. Burada paylaşacağım filmler farklı geçmiş ve çevrelerden gelen kaybedenlerin ya da kaybetmiş gibi gözüken insanların hikayesi
En son seyrettiğim "Milk'ti".Harvey Milk, eşcinsel bir politikacıdır. Yaşadığı eyalette eşcinsel ayrımcılığına karşı sonuna kadar mücadele eder. Bunun yanısıra çok iyi bir dost, sevgili,duyarlı,dürüst,inançlı ve yardım severdir. Belki daha fazlası!Aslında biz Harvey'le bir kaybeden olarak tanışırız. İnatçı kişiliği ile bir çok kaybeden için kısa zaman içinde bir kurtarıcı, kahraman olur.Trajik ölümüne rağmen o tarihi değiştirmiş, yaşamı hayatı değiştirmiştir.Dolu dolu bir film Harvey Milk.Çok içten!Çok etkileyici!Çok inandırıcı!İnsanı taraf yapan bir film Milk...Ancak farklı olana önyargı ile bakmadığınız sürece. Sean Penn'in olağan üstü oyunculuğu filmi unutulmaz kılıyor.
Şöyle kendi tarihimi gözden geçirdiğimde adlarını verdiğim filmler de benim için kaybetmiş gibi gözüken insanların hikayeleri.Çok inandırıcı!Çok etkileyici!
Antonio'nun Yazgısı,Marleen Gorris,1995
Bagdat Cafe,Percy Adlon,1988
Ironweed,Hector Babenco,1987
Barfly,Barbet Schroeder,1987
Mona Lisa,Neil Jordan,1986
Betty Blue,Jean-Jacques Beineix,1986
KAYBEDENLERİN YA DA KAYBETMİŞ GÖZÜKENLERİN HİKAYESİ
“An” dokunulmaz ve uçucudur! An, bu yüzden zamanın en önemli değer ölçütüdür. Fotoğrafın “altın ölçeğinde” ana dokunmak, yaşamın farkında olmakla eş anlamlıdır.